Danimarkalıların Mutluluk Sırrı ‘Hyyge‘ yi Evimize Uyarlamanın 10 Kısa Yolu

Mutluluğu nasıl tarif edersiniz? Çok mutlu olduğunuz bir anı düşünün şimdi. Nasıl hissediyordunuz? Kimleydiniz? Ortam nasıldı? Nasıl kokuyordu? Danimarkalılar, mutlu oldukları anları, buna katkı sunan etmenleri ve en önemlisi hisleri, mutluluğun sırrı olarak da adlandırabileceğimiz ‘Hygge’ terimi ile anlatıyorlar. Tek bir karşılığı olmayan ve diğer dillere tam olarak çevrilemeyen bir terim hygge. Aşağıda, bu yıla veda edip yeni yılı kutlamaya hazırlandığımız bu aylarda, bu felsefeden ilham alarak yaşamımızı ve evimizi nasıl daha keyifli bir hale getirebiliriz ve basitçe neler yapabiliriz on maddede derledim.

Önce Hygge nedir, kısaca bakalım.

Dünyanın en mutlu insanlarının yaşadığı Danimarka’da Mutluluk Araştırmaları Enstitüsü diye bir oluşum var. Bu insanlar sadece mutlu olmakla yetinmeyip, mutluluğun sebep ve etkilerini araştırıyor ve dünya çapında yaşam kalitesini artırmaya yönelik çalışmalar yürütüyorlar. Herhalde akla gelecek en keyifli iş. Araştırmaları; ‘Hygge nasıl yaratılır?’Mutlulukla bağlantısı nasıldır?’ soruları etrafında şekilleniyor. Mutluluk halini oluşturacak veya katkı sağlayacak etmenlerin farkına varıp, bir ‘pattern’ yani, bir şablon, bir kılavuz oluşturmak için çaba sarf ediyorlar. Amaç bir sistem yaratıp, diğer insanların da bunu uygulayınca mutluluğa ulaşmalarını veya mutlu hissetmelerini kolaylaştırmak.

(Tabi akla ilk gelen genelde Kuzey Avrupa ülkelerinde temel beşeri ve ekonomik ferahın doğal olarak mutluluğun ana kaynağı olduğu. Ancak burada önemli olan ‘mind-set’ yani düşünce yapısının farkı. Örnek vermem gerekirse, Danimarkalılar refah düzeyleri yüksek olsa da, çok yüksek düzeyde vergi oranlarına maruz kalıyorlar. Ancak bu vergileri ödemeyi topluma yatırım olarak algılıyorlar. Ödedikleri vergiler hizmet olarak geri döndüğü için çok olumsuz bir duygu yüklenmiyor.)

Hygge, yaşadığımız anda olmakla ilgili. Çevremizdekileri ve anlık duygularımızı algılamamızla beslenen bir felsefe. Rahatlık, sıcaklık kelimeleri ve birliktelik etrafında konumlanıyor.

Özellikle kış ayları hyyge ruhunu yaratmak için bence en ideal zaman. Hygge’yi kendi evimize ve yaşam stilimize uyarlamak için basitçe yapabileceğimiz on dokunuş ise söyle:

1- Işık: İskandinav ülkelerinde ışık, uzun kış günleri nedeniyle olsa gerek, evde, çalışma ortamında ve hatta restoran ve kafelerde en önemli unsur. Bu ülkeler, dolayısıyla, aydınlatma tasarımında sayısız ikonik tasarımcıya sahip. Hygge ortamı yaratmak için de en önemli unsur ışığın doğru kullanımı. ‘Bir odayı doğru bir şekilde aydınlatmak parayla olmaz, bunun için kültür gereklidir’ demiş Poul Henningsen. İlk kural, floresan tipi ışıklandırma varsa vedalaşmanız gerekecek. Odada tek bir tavan aydınlatması yerine, odanın büyüklüğüne göre bir kaç aydınlatma kaynağından faydalanma önerilir. Mumlar, ortamda muhakkak yer almalıdır. Havalandırmayı da ihmal etmeden tabi.

2- Doğal Malzemeler: Mobilya ve aksesuarlarda ahşap, deri, keten, yün gibi malzemelerin kullanımı ve daha az plastik ve sentetik detaylar.

3- Yastık ve Battaniyeler: Kış akşamlarında koltuğumuzda bize eşlik eden rahat yastık ve yumuşak örtüler olmazsa olmaz.

4- Seramikler: Porselen bir kahve fincanı veya sehpa üzerindeki seramik vazo. Bunlar hep hyggelik.

5- Vintage: Evin bir köşesinde veya duvarında büyüklerimizden kalan bir tablo, biblo, veya dantel minik bir örtü, bu detaylar, geçmiş güzel anıları canlandırdığı gibi, yenileri için de ilham verir.

6- Kitaplık: Büyük ya da küçük, her evin bir kitaplığı olmalı. Dekor olarak kullanılan sehpa üstü kitaplardan bahsetmiyorum. Şu anki yaşantımızda çok fazla kaliteli okumaya vakit ayıramasak da, gerçekten bize hitap eden bir kitapsa, her gün bir on dakikalık okuma ile kısa bir an diğer dertlerden uzaklaşıp, tam bir hygge anı deneyimleyebiliriz. Okumak aktif bir eylemdir. Etkili okuma ipuçları için yazıma bir göz atabilirsiniz.

7- Çikolata ve Çay: Bir şey yazmama gerek var mı?

8- Not Defteri: Günlük tutmak bana yaşanan o günün farkına varmak gibi geliyor. İtiraf edeyim her gün düzenli dolduramasam da, elimin altında birden fazla günlük, fikir ve çizim defteri var. Geçmiş tarihlerde yazdıklarıma baktığımda unuttuğum güzel anıları canlandırıyor.

9- Ailece veya arkadaşlarımızla birlikte deneyimleyeceğimiz aktiviteler: Hygge nin diğer bir unsuru da birliktelik. Bunun için fırsat yaratmak ve biraz yaratıcı olmak gerek. İş, çocuklar veya ev sorumlulukları ile ilgilenmediğimiz zamanlarda, sadece TV seyretmek ( ya da şöyle diyelim bir şey düşünmeden TV ekranına bakmak) yerine, haftada bir gün bile olsa bir saat yeni bir şey öğrenmek için çabalamak, ailece örneğin bir masa oyunu oynamak veya beraber doğada yürüyüş yapmak ortak zaman kalitesini artıracak ve yaşamımızı daha anlamlı kılacaktır. Geçmişin dertleri ve geleceğin endişesini düşünmeden şimdiki anda kalabileceğimiz her deneyim mutluluğun garantisidir.

10- Koku: Güzel bir mum, tütsü veya kurabiye kokusu, ev ortamını hemen değiştiren büyü gibidir. Hangi kokulardan hoşlandığınızı bulun. Size neleri, hangi anıları hatırlatıyor, bir düşünün.

Hygge, kısaca, hayatın basit zevklerine odaklanmayı ve keyifli anlar yaşamayı teşvik eden bir felsefe. Bu nedenle, hem fiziksel hem de zihinsel sağlığımız için önemli. Bu konuda daha detaylı bilgi almak isteyenlere Meik Wiking’in ‘ HYGGE’ kitabını öneririm.

Kış aylarında evinizde hygge’den ilham alarak yapacağınız bu basit değişiklikler, hem kendinizi hem de sevdiklerinizi mutlu edecek ve umarım yeni yıla daha keyifli bir giriş sağlayacaktır.


Posted

in

by

Comments

Leave a comment