Herşey bir çizimle başladı. Değişik tekniklerle yaptığım onlarca çalışmadan sonra elime geçen farklı materyalleri de boyamaya başladım. Eski giysiler, T-shirt ve gömlekler, vs. Burada en önemli motivasyon kaynağı, ortaya güzel ve farklı bir şey çıkarmak ve aşina olduğum eşyalarıma yepyeni bir yüz kavuşturmak diyebilirim.
Özellikle son yıllarda günümüzün gerçeği olan tüketim çılgınlığı, ‘Fast Fashion’ olarak adlandırılıyor. Bunun sonucu olarak bu çok büyük ölçekte üretimin çevreye ve elverişsiz koşullardaki emekçilere olumsuz etkisi ve atık sorunu tüm dünyada bir farkındalık yarattı. Bu durum etik değerler ve geri dönüşümü merkeze alan oluşum ve markaların da çoğalmasına yol açtı.
İşte tam bu nedenle, sadece tüketici olmayıp bir şeyler üretmek ve bu özgün tasarımları çevremdekiler ile paylaşmak ArzuEndam‘ın çıkış noktası oldu.
Boyadığım kumaşlar ile hafif, zamansız ve pratik giysiler ve ev tekstil aksesuarları tasarlayıp diktirmeye başladım. Aynı zamanda mevcut giysileri de modifiye ederek ‘unique’ parçalara dönüştürüyorum. Sanat bütün bu çalışmalarının merkezinde yer alıyor. Su bazlı boyaları fırça ile genellikle direkt materyal üzerine uyguluyorum ve, veya değişik baskı teknikleri uyguluyorum. Bir tema ve hikaye çerçevesinde hareket etmekle beraber genelde süreç deneysel ilerliyor. Dışavurumcu bir teknik ile çalışıyorum. Bazen sonuç beklenmedik sürprizlerle geliyor.
Bugün kalite ve etik değerlere sahip olmak ile birlikte en büyük lüks ‘kişisellik‘. Hemen herkes kendini doğru ifade etmek, iyi ve özel hissetmek istiyor. Limitli üretilen ürünler, bir vaadi olan tasarımları tercih eden yeni tüketici profili artık daha az ama yıllarca beraber olacağı parçaları alıyor.